Sibel BAY'ın 14 Şubat 2024 tarihli yazısı: Bellek Göründüğünden Daha Fazlasıdır

Hafızayı genellikle sadece insanların, mekânların ve olayların görsel yansımaları olarak düşünürüz.

Hafıza, hikâyeler anlatmak, sınavlara hazırlanmak ve ev yolunu bulmak gibi günlük aktivitelerde önemli bir rol oynar. Ancak, anılarımızın bellek sistemlerimizle bağlantılı olarak gerçekleştirdiği sayısız başka görevi genellikle fark etmeyiz.

Dili ve Kelimeleri Anlamak

İnsanlarla iletişim kurduğumuzda, yazı okuduğumuzda veya konuştuğumuzda anılarımız devreye girer. Kelimelerin ve ifadelerin anlamını kavramamız, semantik hafızamızda saklanan bilgiler sayesindedir.

Örneğin, çocukluğumuzdaki bir Monopoly oyunu, para kavramını anlamamızı şekillendirebilir. Bu anı, semantik hafızamızı oluşturan çoklu öğrenme deneyimlerinden biridir.

Gelecek Senaryolarını Hayal Etmek

Beyin aktivitesini ölçen çalışmalar, anıları hatırlamak ve gelecek senaryolarını hayal etmek için benzer beyin bölgelerinin kullanıldığını gösteriyor. Gelecekteki senaryoları düşünürken genellikle geçmiş deneyimlerden veya bilgilerden yararlanırız. Bu nedenle, anılar geleceği hayal etmemizde önemli bir rol oynar.

Ancak, hafıza kaybı yaşayan bireylerin bu senaryoları hayal etmekte zorlandığı ve depresyonlu kişilerin belirli senaryolarda zorlandığı bilinmektedir. Bu durum, hafıza ve duygusal durumun birbirine nasıl entegre olduğunu gösterir.

Çevrim İçi Takvimleri ve Hatırlatıcıları Kullanmak

Gelecekteki etkinlikleri hatırlamak için çevrim içi takvimler ve hatırlatıcılar kullanmak, niyet boşaltma olarak adlandırılan bir süreci içerir. Bu süreç, anılarımızı kullanarak bir şeyi hatırlamaktan kaçınmayı amaçlar. Ancak, bu hatırlatıcıları kullanmamıza rağmen, beyin hala hatırlama sürecinde etkin rol oynar.

Özetle, bellek sadece geçmiş anıları değil, aynı zamanda dil anlayışını, gelecek senaryolarını hayal etme yeteneğini ve günlük görevleri yerine getirme süreçlerini de içerir. Bellek, yaşamımızın pek çok yönünü etkileyen karmaşık bir sistemdir.