Mehmet KÜÇÜKEKEN'in 28 Eylül 2025 tarihli yazısı: İkinci Adam Olmak!
Adamlık, Bir Değer mi, Yoksa Kaybolan Bir İdeal mi?
Türk kültüründe "Adam gibi adam!" ifadesi, sadece bir iltifat değil, bir yaşam felsefesidir. Bu kavram, dürüstlük, erdem, omurga ve sözünün eri olmak gibi nitelikleri kapsar. Eskiler der ki: "Hamuru iyi olmayan adam, adam olmaz." Adamlık, doğuştan gelen bir cinsiyet meselesi değil, şahsiyetin cilvesidir. Her erkek doğar, ama adam olmak için yürek, vicdan ve ilke gerekir.
Günümüzde ise bu kavram, teknolojinin hızı, egoların tavan yaptığı, çıkarların egemenliği ve yüzeyselliğin hüküm sürdüğü bir dünyada mumla aranır hale geldi.
Peki, adamlık nedir?
Ve neden bazıları "ikinci adam" pozisyonunda kalmayı tercih eder?
Adam olmak için bazı erdemlere sahip olmak gerekir. Başta Ahlak olmak üzere Azim, Nezaket, Cömertlik, Doğruluk, İhtişam, Saygı, Adalet, Sağduyu, Zekâ, Cesaret ve Cazibe. Bunların yanında, nadir de olsa bir veya birkaçı şeklinde insanlarda bulunan; yalakalık, ispiyonculuk, çıkarcılık, menfaatçilik, çirkin davranışlar, hoşgörüsüzlük, ahlaksızlık, kişiliksizlik, karaktersizlik, müptezellik, eziklik, korkaklık, işbirlikçi tutum, yalancılık, ruhsuzluk, satıcılık, sevimsizlik, ödleklik, çakallık ve sırtlanlık niteliğindeki huylar adamlığa negatif yönlü büyük zarar verse de; ortamın müsaitliği ve grupların sessizliğinden mütevellit bazı ikinci adamlarda toplu halde bulunabilir ve bu durum, bu kişilerin adamlık ve insanlık sınıfından tamamen çıkmasına neden olur.
Toplumun tüm kesimlerindeki yapılanmalarda ve özellikle sivil toplum örgütlenmelerinde ortaya çıkan bu vakalara, sadece eleştiri değil, bir uyarı olarak diyebiliriz ki: Adamlık, seçimdir; ikinci adamlık ise kaçıştır.
Adam Olmak: Omurgalı Bir Yaşamın Anahtarı
Adam olmak, basit bir etiket değil, onurlu bir yolculuktur. Konfüçyüs'ün dediği gibi: "Adam olan kişi iç değerleri sever, bayağı adam ise dünya değerlerini sever." Adam olan, ne istediğini bilir ve peşinden koşar; vazgeçmez, yılmaz. Yüreği geniştir, midesi değil. Sözü ağızından bir kez çıkar, ne pahasına olursa olsun sözünün arkasında durur. Mevlana'nın anlatımında ‘’Ceviz’’ tümüyle nefse benzetilmiş ve dıştan içe doğru nefsin perdelerinin kaldırılmasıyla hakikate, yani öze nasıl ulaşılacağının bir göstergesi olarak kullanılmıştır.
Adam olmanın temel taşları şunlardır:
- Dürüstlük ve Sözünün Eri Olmak: Adam olan, arkadan vurmaz, bel altı çalışmaz. Verdiği sözü, ahde vefadır. Atatürk'ün vecizesi gibi: "Büyük olmak için hiç kimseye iltifat etmeyeceksin; hiç kimseyi aldatmayacaksın." Adam, icraatlarıyla konuşur; laf ebeliği yapmaz.
- Onur ve Adalet: Adam, gelene "Ağam!", gidene "Paşam!" demez. Adildir, hakkını verir, eleştiriyi hakaretle karıştırmaz. Yunus Emre'nin dediği: "Cümleler doğrudur sen doğru isen, doğruluk bulunmaz sen eğri isen."
- Cesaret ve Yalnızlık Dayanıklılığı: Adam, bazen yalnız yürür; kral olmak değil, erdemli kalmaktır önemli olan. Gandhi'nin zincirleme formülü gibi: Düşünceler davranışa, davranışlar karaktere, karakter kadere dönüşür. Adam, bu zinciri erdemle örter.
- Empati ve Sevgi: Adam olan, sevdiğine sahip çıkar; iyi günde değil, kötü günde de. Kadın-erkek fark etmez; adamlık, cömertlik ve kahramanlıktır. Lincoln'ün tavsiyesi gibi: "Kendi fikirlerine inanmasını öğret ona, herkes yanlış dediğinde dahi."
Adamlık, zenginlikle veya mevki ile ölçülmez. "Adam adamdır, olmasa da pulu; eşek eşektir, olmasa çulu." Bu nitelikler, insanı büyütür; yoksa paşa olup babasını yaka paça huzuruna getirtmekle paşa olunmaz. Baba der ki: "Sen adam olsaydın, kalkar ayağıma gelirdin.’’
İkinci Adam Pozisyonu: Kaçışın ve Çürümenin Anatomisi
Şimdi, karanlık tarafa dönelim: İkinci adam pozisyonu. Bu durum, liderin gölgesinde, omurgasız bir varoluş biçimi. Birinci adamın arkasından esen rüzgara göre yelken açan, ama fırtınada ilk terk eden tipler. Bu pozisyon, adamlığın zıddıdır; çünkü adamlık özgürdür, ikincilik ise köleliktir. İkinci adamlar, güç sahiplerine yaslanarak hayatta kalır.
Neden ikinci adam olurlar?
Çoğu zaman korku, tembellik veya teslimiyetçi zihniyetten. "Hedefi olmayan, neye nişan alacağını bilmez." atasözü gibi, onlar hedefi başkasına bırakır. Davranışlarını, belirtilen sıfatlar üzerinden analiz edelim. Her birini, psikolojik ve sosyal boyutlarıyla ele almak gerekir; çünkü ikinci adamlık, bireysel bir kusur değil, toplumsal bir hastalıktır.
-
Yalaka: Gölge Avcısı
Yalaka, ikinci adamın en belirgin yüzüdür. Davranışları: Sürekli iltifat yağdırır, ama samimiyetsizdir. Liderin her sözüne "Haklısınız efendim!" der, ama arkasından "Aptal herif!" diye mırıldanır.
Psikolojik analiz: Yalaka, düşük özsaygıdan müzdariptır; kendini kanıtlayamaz, bu yüzden başkalarını yücelterek yükselir.
Sosyal durum: Toplantılarda liderin kahvesini taşır, ama krizde ilk kaçar.
Örnek: Bir şirkette yöneticiye "Siz olmasaydınız, bu proje batardı." derken, rakip yönetici gelince aynı lafı ona söyler.
Sonuç: Yalaka, güvenilmezdir; çünkü sadakati menfaate göredir.
-
İspiyoncu: Gölgelerin Casusu
İspiyoncu, sırları malzeme yapar.
Davranışları: Kulak kabartır, not alır, liderine "Şu adam, size karşı." diye ihbar eder.
Psikolojik analiz: Paranoya ve kıskançlık karışımı; kendini güvende hissetmek için başkalarını ezer.
Sosyal durum: Ofis dedikodularının kralı; "Güvenilir kaynak!" diye yalan söyler.
Örnek: Takımda bir eleştiri duyunca, hemen üstüne taşırır ve "Sadakatimi kanıtladım." diye övünür.
Sonuç: İspiyoncu, yalnızlaşır; çünkü kimse sırrını paylaşmaz.
-
Çıkarcı ve Menfaatçi: Hesap Makinesi İnsanlar
Bunlar, her ilişkiyi "Ne kadar kâr var?" diye tartar.
Davranışları: Dostluk kurar, ama fayda bitince terk eder.
Psikolojik analiz: Kısa vadeli düşünce; uzun vadeli erdemden yoksun.
Sosyal durum: Ağ kurar, ama ağlar menfaat ağıdır.
Örnek: Bir projede liderin yanında durur, başarıda pay ister; başarısızlıkta "Ben demiştim." der.
Sonuç: Çıkarcı olan, gerçek dostsuz kalır; "Elindekiyle yetinmeyen, elde edeceğiyle de yetinemez." atasözü gibi.
-
Çirkin Davranış, Ahlaksız, Kişiliksiz ve Karaktersiz: Ahlak Boşluğu
Bu küme, omurgasızlığın zirvesi.
Davranışları: Yalancıdır, ihanet eder, ahlakı esnetir.
Psikolojik analiz: Ahlaksızlık, travma veya eğitim eksikliğinden doğar; kişiliksizlik, kimlik krizidir.
Sosyal durum: Her ortamda şekil değiştirir; bugün milliyetçi, yarın liberal.
Örnek: Bir tartışmada taraf değiştirir, "İşime geliyor!" diye savunur.
Sonuç: Karaktersiz, saygı görmez; Mevlana'nın dediği: "Kabiliyetsiz olmak bir kusur değildir, ama karaktersiz olmak büyük bir kusurdur."
-
Müptezeller ve Silik Kişilik: Görünmez Adamlar
Müptezeller, değersizliklerini başkalarının değerine yapıştırır.
Davranışları: Sessizce takip eder, ama ilk fırsatta sırtından vurur.
Psikolojik analiz: Siliklik, özgüven eksikliği; müptezel, düşük benlik saygısı.
Sosyal durum: Kalabalığın gölgesinde yaşar, ama dedikoduyla beslenir.
Örnek: Liderin hatalarını not alır, rakibe satar.
Sonuç: Silik olan, unutulur; "Boş teneke, çok ses çıkarır."
-
Korkak ve Ödlek: Kaçış Ustaları
Korkak, risk almaz; ödlek, yüzleşmekten kaçar.
Davranışları: Tehlikede susar, başarıda alkışlar.
Psikolojik analiz: Korku, başarısızlık travmasından; ödlek, sorumluluk fobisi.
Sosyal durum: Grup içinde "Evet efendim!" der, yalnızken şikayet eder.
Örnek: Krizde "Ben karışmam." der, sonra "Keşke!" diye pişman olur.
Sonuç: Korkak olan, büyümez.
-
İşbirlikçi, Yalancı ve Ruhsuz: Satılık Ruhlar
İşbirlikçi, düşmana yardım eder; yalancı, gerçeği büker; ruhsuz, empati yoksunudur.
Davranışları: Yalancı, hikayeleri uydurur; işbirlikçi, ihanet eder; ruhsuz, acıyı görmez.
Psikolojik analiz: Yalancılık, utanç kaçışı; ruhsuzluk, narsisizm.
Sosyal durum: Siyasette veya işte, "Güçlüye yaslan!" taktiği.
Örnek: Yalancı, "Ben demiştim!" diye yalan söyler; ruhsuz, mağdur olanı "Hak etti!" diye ezer.
Sonuç: Yalancı, yalnız kalır; "Söylediklerinize dikkat edin, düşüncelerinize dönüşür."
-
Satıcı, Sevimsiz, Çakal ve Sırtlan Tipler: Hayvanlaşmış Tipler
Satıcı, kendini pazarlar; sevimsiz, itici; çakal/sırtlan, kurnazca avlanır.
Davranışları: Satıcı, her şeyi satar (onur ve şeref dahil); sevimsiz, kin kusar; çakal/sırtlan fırsatçıdır ve tuzak kurar.
Psikolojik analiz: Çakal/sırtlan, hayatta kalma içgüdüsü; sevimsiz, bastırılmış öfke.
Sosyal durum: Lafta "Arkadaşım, dostum!" der, ama sırtından bıçaklar.
Örnek: Sırtlan gibi, küçük menfaatler için büyük ihanet eder.
Sonuç: Çakal/sırtlan, avlanamaz hale gelir; yalnızlaşır.
Tüm bu tiplerin ortak kaderi: Kısa vadeli kazanç, uzun vadeli kayıp. İkinci adamlık, bir döngüdür; güç değişince, onlar da değişir.
Toplumsal analiz: Bu pozisyon, hiyerarşik toplumlarda yaygındır. Einstein'ın dediği gibi: "Dünya, kötülüğü yapanlar yüzünden değil, seyirci kalanlar yüzünden tehlikelidir."
Adam olmak zor, ama inan ki değer. İkinci adamlık ise, bir tuzaktır; ruhu çürütür, insanı küçültür. Vehbi Koç'un sıfırlar metaforu gibi: Sağlıklı bir "1" olmadan, milyonlar sıfırdır.
Şimdi, seçim zamanı…
Sen hangisisin?
Adamlık, seçimindir.
Bu makale, bir ayna olsun; bak ve değiş.
Kendin adam ol; ikinci adam olma!
"Adam olana sözüm yok!"
Adam olmak, karakter gerektirir…