Betül Gökçe Akgöl'ün 12 Eylül 2025 tarihli yazısı: Türkiye’de Reklamcılığın Evrimi: Osmanlı’dan Cumhuriyet’e

Gazeteler, yazılı basının temel araçlarından biri olarak geçmişten günümüze propaganda, düşünce yayma ve eğlence amaçlı yayınlanmıştır. Gazetelerin gelişimiyle birlikte reklamcılık sektörü de ilerlemiş, Avrupa’da 17. yüzyıldan itibaren ortaya çıkan reklamlar yaklaşık iki yüzyıl sonra Osmanlı topraklarına girmiştir. Osmanlı’da ticari amaçlı reklamın ilk örneği 17. yüzyıla ait En Ala Altunbaş Tiryak adlı ilan olarak kabul edilirken, ilk ilan içeren gazete ise 1840’ta yayımlanan Ceride-i Havadis olmuştur. Osmanlı’da reklamcılığın geç gelişmesinin başlıca sebepleri matbaanın geç gelmesi, İslam kültürünün gösterişi eleştirmesi, halkın okuma yazma oranının düşük olması, özel teşebbüsün sınırlı olması ve savaşlar olmuştur.

Cumhuriyet döneminde ise reklam anlayışı evrilmiş, resim ve illüstrasyon kullanımıyla dikkat çekici hale gelmiştir. Kurtuluş Savaşı, 1928 Harf İnkılabı ve 1930 ekonomik krizinin etkileri, reklamcılığın gelişimini etkilemiştir. 1919’da Sedat Simavi, ilanlarda kadın figürü ve karikatür kullanarak ilgi çekici reklam anlayışını başlatmıştır. Bu dönemde kadın figürleri özellikle kişisel bakım ve ilaç reklamlarında yaygın olarak kullanılmıştır. Cumhuriyet dönemi gazeteleri, savaş sonrası ekonomik şartlara ve dünya krizlerine rağmen reklamcılığı geliştirmiş, yerli malı kullanımını teşvik eden kampanyalara ve millileşme vurgularına yer vermiştir. 1933’te Sümerbank’ın kurulmasıyla yerli malı reklamlarda keskin bir tavır gözlemlenmiştir.

Cumhuriyet’in ilk yıllarında basın, yeni rejimi topluma aktarma ve milli bilinci oluşturma amacıyla önemli bir rol üstlenmiştir. Bu dönemin üç önemli gazetesi Akşam, Cumhuriyet ve Hâkimiyeti Milliye (sonradan Ulus) gazeteleridir. Akşam gazetesi 1918’de kurulmuş, Avrupa’daki akşam gazetelerini örnek alarak yayın hayatına başlamıştır. Gazete, Anadolu haberlerine ağırlık vererek Cumhuriyet ilkelerini topluma aktarmayı hedeflemiş, karikatür ve fotoğraflarla okuyucu ilgisini artırmıştır. Cemal Nadir’in karikatürleri ve Amcabey karakteri, gazetenin popülerliğini artırmıştır. Akşam gazetesi orta sınıf aileleri hedeflemiş, haberler, çocuk, kadın ve sinema sayfaları ile geniş bir okuyucu kitlesine hitap etmiştir.

Ulus gazetesi, Mustafa Kemal Paşa’nın talebi doğrultusunda Milli Mücadele’yi savunmak ve milli bilinci güçlendirmek amacıyla Sivas’ta kurulmuştur. Gazete, Anadolu’nun örgütlenmesinde ve halkın bilgilendirilmesinde önemli bir araç olmuş, matbaa ve baskı sorunlarıyla doğrudan ilgilenilmiştir. Latin harflerine geçişle birlikte yazılar tamamen yeni alfabeyle yayımlanmaya başlanmıştır.

Cumhuriyet gazetesi, Kurtuluş Savaşı sonrası Cumhuriyet rejimini savunmak ve kamuoyu oluşturmak amacıyla Yunus Nadi tarafından kurulmuş, ilk yıllarda Fransızca baskısını da çıkararak Türkiye’yi ve devrimleri yabancılara tanıtmaya çalışmıştır. Gazete, çeşitli yazar kadrolarıyla geniş içerik sunmuş, haber, yorum, karikatür, çocuk, kadın, spor ve iktisat sütunlarıyla her kesimden okuyucuya hitap etmiştir. Cumhuriyet gazetesi tirajını kısa sürede artırmış, küçük ilanlar ve reklamlarla okuyucuyla bütünleşmeye özen göstermiştir.

1930’lu yıllarda gazetelerde yayınlanan reklamlar; yabancı ürünler, banka sektörü, kişisel bakım, ilaçlar, yerli malı, sigara-alkol ve kültür-sanat alanlarında yoğunlaşmıştır. Yabancı ürün reklamları 1928’den itibaren gazetelerde yer almaya başlamış, 1935 sonrası tam sayfa görsellerle yayımlanmıştır. Banka reklamları, tasarruf ve güvence mesajlarıyla halkı bilinçlendirmiş, hem maddi durumu iyi olanlar hem orta sınıf aileler hedeflenmiştir. Kişisel bakım ve ilaç reklamlarında kadın figürleri öne çıkmış, Fransa etkisi belirgin olmuştur. Yerli malı kullanımı özendirici reklamlar, millileşme hareketinin ve Sümerbank’ın öncülüğünde gazetelerde sıkça yer bulmuştur. Sigara ve alkol reklamları sınırlı olmakla birlikte modern kadın imgesiyle desteklenmiştir. Kültür ve sanat reklamları ise sinema, tiyatro ve kitap tanıtımlarıyla 1935 sonrası gazetelerde yaygınlaşmıştır.

Sonuç olarak, reklamlar Türkiye’de toplumun sosyolojisi, ekonomik yapısı ve tüketim alışkanlıklarını anlamada önemli bir kaynak oluşturmuş, biçimsel olarak metinden çok görsele önem verilmiş, batı, modernlik, çağdaş kadın ve yerli malı gibi vurgularla dönemin toplumsal ve ekonomik yapılarını yansıtmıştır. 1930’lu yıllar, reklamcılığın biçim ve içerik açısından geliştiği, gazetelerle toplum arasındaki ilişkinin güçlendiği bir dönem olarak öne çıkmaktadır.